İşyerinde mutluluğun formülü, çalışanların iş ortamında keyifli, motive ve tatmin olmuş hissetmeleri için belirli faktörlerin bir araya gelmesinden oluşur. Bu faktörler arasında iyi bir liderlik, iş yükünün adil bir şekilde dağıtılması, açık iletişim, iş ve özel hayat dengesi, çalışanların becerilerinin ve yeteneklerinin kullanımı, takım çalışması, iş yerinde eğitim ve gelişim olanakları gibi unsurlar yer almaktadır. Bunun yanı sıra, çalışanların iş yerinde birbirleriyle güçlü bir bağ kurmaları, iş arkadaşlarına saygı göstermeleri ve çatışmaları olgun bir şekilde çözmeleri de mutluluğu artıran faktörler arasında sayılabilir.
Google’ın İK yöneticisi Laszlo Bock LinkedIn hesabında sıklıkla iş hayatına yönelik paylaşımlarda bulunuyor. Google gibi dünyanın önde gelen firmalarından birinde tüm çalışanlardan sorumlu olmak Laszlo Bock’u İK alanında bilir kişi haline getiriyor. İş hayatında çalışanların mutluluğuna ilişkin Google’da yapılan çalışmalardan ve kendi gözlemlerinden yola çıkarak bazı tespitlerde bulunan Laszlo Bock; iş hayatında çalışanların teşekkür etmek yerine birbirlerine minnet duyduklarını gösterecek davranışlarda bulunmalarının daha önemli olduğu belirtiyor. Minnet duygusunun hem özel hayatta hem iş hayatında başarılı ve mutlu olmak için son derece önemli olduğunu belirten yönetici, “maddeye” bağlanan mutluluğun geçici olduğunu belirtiyor. Yeni bir araba ya da terfi almanın geçici bir mutluluk yaşattığını vurgulayan Laszlo Bock, minnet duygusunu hayatının bir parçası yapan kişilerin uzun süreli mutlu bir iş ve özel hayata kavuştuğunu açıklıyor. Psikolojide “hedonik adaptasyon” olarak bilinen bu durum, insanların yaşamlarındaki büyük olaylardan sonra yeni durumlarına duygusal olarak alışması ve yeni duruma hızla adapte olması olarak tanımlanıyor.
Laszlo Bock’un paylaşımlarından anlaşıldığına göre, iş hayatında mutluluğu artırmak için çalışanların birbirlerine minnet duygusu ile yaklaşmaları önemlidir. Bunun yanı sıra, maddi unsurlara odaklanmak yerine, iş hayatındaki başarıları ve deneyimleri takdir etmek, çalışanların motivasyonunu artırabilir. Laszlo Bock ayrıca, hedonik adaptasyonun insanların mutluluğunu geçici kıldığını ve uzun vadeli mutluluk için minnet duygusunu hayatın bir parçası yapmanın önemli olduğunu belirtiyor.
Laszlo Bock LinkedIn’de paylaştığı yazısında, bu nedenle bu tarz geçici mutluluklar yerine şükran ve minnet gibi duyguları hayatımızın merkezine yerleştirerek daha kalıcı bir mutluluk elde edebileceğimizi savunuyor. Ayrıca Bock, araştırmaların da minnet duygusunu davranışlarının temeline oturtan kişilerin daha uzun yaşadığını ortaya koyduğunu belirtiyor. Bu konuyla ilgili Google’ın düzenlemiş olduğu şirket içi eğitimde “Mutluluk Uzmanı” olarak konuşma yapan Shawn Achor minnettarlığın öğrenilebilir bir duygu olduğunu belirtiyor. Laszlo Bock’un yazısında yer verdiği bu konuşmada, Achor’un çalışanlara önerisi ise; her gün 2 dakikalarını ayırarak, tanıdıkları bir kişiye minnettarlık duymalarına neden olan 3 şeyi düşünmeleri ve bunları bir kağıda yazmaları yönünde. 21 gün boyunca bu çalışmayı tekrar etmenin iş hayatında mutlu olmak için benzersiz bir yöntem olduğu savunan Shawn Achor, mutlu ya da mutsuz olmanın kişisel bir tercih olduğunu da sözlerine ekliyor.
Laszlo Bock’un belirttiği gibi, minnet duygusu insanların hayatlarında kalıcı bir mutluluk sağlayabilir. Google’ın düzenlediği şirket içi eğitimde “Mutluluk Uzmanı” olarak konuşan Shawn Achor, minnettarlığın öğrenilebilir bir duygu olduğunu söylüyor ve çalışanlara her gün 2 dakika ayırarak minnettarlık duygusunu güçlendirmelerini öneriyor. Bu yöntem, 21 gün boyunca tekrarlandığında iş hayatında mutluluğu artırabilir. Ancak Achor, mutlu ya da mutsuz olmanın kişisel bir tercih olduğunu da belirtiyor.
Bir yanıt bırakın